Halkbilim

Halkbilim Sözlüğü, Folklor Sözlüğü BA – BAŞ

Aşağıdaki  Halkbilim Sözlüğü, Folklor Sözlüğü adlı kısa çalışmada efsane, hikaye, gelenek, şarkı, bilmece, söz düzeni hatta yıldızlara ait inanma ve büyüleri bile kapsayan kültür ögeleri maddeleştirilmiş olup, aşağıda B harfinin (BA – BAŞ) arasında yer alan maddeler verilmiştir.

Ba Ngu Endonezya masallarında yunus balığı olarak tasviredilen yardımsever bir yaratığın adıdır.

Baba Macar halkının inanışında cadı benzeri bir perinin adıdır.

Baba Himmet Karagöz oyununda olağanüstü gücüyle ön plana çıkan oduncunun adı olup omzunda büyük bir balta taşıyan uzun boylu karakter olarak tasvir edilmektedir. Karagöz’le küfürlü konuşmasına rağmen kendisine ‘ayı’ denmesine aldırış etmeyecek derecede temiz kalpli ve köyünde olup biten pek çok şeyi anlamayacak kadar saf karakterdedir.

Baba Himmet Karagöz oyununda olağanüstü gücüyle ön plana çıkan oduncunun adı olup omzunda büyük bir balta taşıyan uzun boylu karakter olarak tasvir edilmektedir. Karagöz’le küfürlü konuşmasına rağmen kendisine ‘ayı’ denmesine aldırış etmeyecek derecede temiz kalpli ve köyünde olup biten pek çok şeyi anlamayacak kadar saf karakterdedir.

Baba Marta, Mart Ana Bulgar masallarinda yaşlı bir kadın olarak kişileştirilen Mart ayının adı olup adına yapılan festivalde köylüler birbirlerine ‘Çestita Baba Marta’ (mutlu Marta ana) dilekleriyle birlikte şans ve sağlık getirmesi için kırmızı beyaz yünden küçük püsküller (martenitsa) hediye ederler.

Baba Yaga, Baba Jaga, Yaşlı Yaga Ormanın derinliklerinde bir kulübede yaşayan, büyücü yaşlı bir kadın iblisin adıdır.

Slav dil ailesinde baba ‘aşağı sınıftan yaşlı kadın’ anlamındadır.

Terminoloji: Baba Jaga (Polonya), Jaga Baba (Slovakya), Baba Yaga (Rusya)

Bir çeşit cadı olan Baba Yaga bir havan veya demir kazanın içinde havada uçarken havan tokmağını dümen gibi kullanır. Diğer elinde ise huş ağacından bir çalı süpürgesi taşımaktadır. Geçtiği yerlerde fırtınalar oluşturan, gövdelerinden yeni ayrılan ruhları yutmak için dolaşan ölüme eşlik eden, yamyam karakterli ve ormanda bulunan hayat çeşmesini koruyan bu cadının kulübesinin etrafında kurbanlarının kafatasları bir çit gibi sıralanmıştır.

Bir Slav masalında cadının köle gibi kullandığı ve ev işlerini yaptırdığı Vasilisa adlı genç kızın kaçmasına kulübedeki kedi, köpek hatta kapı ve bir ağaç kendilerine iyi davrandığı için yardım ederler. Masalın sonunda Baba Yaga bir kargaya dönüşür.

Macar folklorunda ise baba adıyla bilinip önceleri iyi kalpli bir periyken zamanla cadıya dönüşen bir yaratıktır.

Çek varyantlarda ise kadın yüzlü domuz gövdeli, at bacaklı bir yaratık olup, bir mağarada yaşamakta, kendisini gören insanın gözleri kör olmaktadır.

Babalar Günü Geleneksel bir kökeni olmamasına karşın ‘Anneler Günü’nün ticari getirisine benzer bir rant ortamı yaratmak amacıyla 1970’li yıllarda Haziran ayının 3. Pazar günü kutlanmaya başlanmıştır.

Babalık Anadolu’da kız isteme işiyle görevlendirilen kişi erkek tarafından bir aile büyüğünün adı olup kadınsa ‘yenge’ olarak adlandırılır.

Babe ABD’li efsanevi oduncu Paul Bunyan’ın yoldaşı dev mavi öküzün adıdır. Doğumunda beyaz olmasına karşın karın mavi yağdığı bir kış rengi değişmiştir. Demir telleri de içeren saman balyalarını yemekte, ağırlığından yere bastığı yerler göllere dönüşmektedir. Bir fırın gözlemeyi sobasıyla birlikte yutunca kendi ölümüne sebep olmuştur.

Babieka El Cid’in atının adıdır.

Babürlü halısı Babür hükümdarları için İran ve Hindistan’da 16-17. yüzyıllarda dokunan el dokuması halıların adıdır.

Baca sökme Erkek çocuk doğan evin damına çıkan komşu çocukların evin erkeğinden bahşiş alana dek baca civarındaki kiremitleri sökmeleri geleneğinin adıdır (Kars)

Baca pilavı Anadolu’da köy gençlerinin ev bacalarından sarkıttıkları sepetlere ev halkının pilav koyarak geri vermesi geleneğinin adıdır.

Bacedum Trakya bölgesinde oynanan bir kasap oyununun adıdır.

Bacım sultan Nallıhan ilçesinde bulunan ve ruh ve sinir hastalarına şifa sağladığına inanılan bir yatırın adıdır.

Bacon Kemikleri çıkarıldıktan sonra kurutulup salamura edilip tütsülenen domuz etinden yapılan pastırma çeşidinin adı olup Almanca bachen ‘dişi yaban domuzu’ kelimesinden İngilizceye geçmiştir.

Badang Malay halkının inanışında hayaletlerle dolu bir ormanın adıdır.

Badb, Badhbh, Bodb Banşilere (Banshee) İrlanda’nın bazı bölgelerinde verilen isimdir.

Badeli aşık, Hak âşığı Masallarda ve aşık geleneğinde Hızır veya ak sakallı pirlerin elinden bade içtikten sonra dili çözülüp saz çalmaya ve türkü söyleme yeteneği kazandığına inanılan kişinin adıdır.

Badebek Gargantua’nın karısı ve Pantagruel’in annesinin adı olup, oğlunun doğumu sırasında ölmüştür.

Badger Japon masal ve efsanelerinde adı geçen bir yamyamın adıdır.

Badjak Sırp halkının Slava törenlerinde yaktığı meşe ağacına verdiği isimdir.

Badoura 1001 gece masallarında yeryüzüne gelmiş en güzel kadın olarak adı geçen bir kadın kahramanın adıdır.

Bagat Filipin masallarında ıssız patikalarda dolaşan köpek formunda bir yaratığın adıdır. Yağmur yağdığında veya dolunay zamanı ortaya çıkar, rahatsız edilmedikçe zararsızdır.

Bagpipes, İskoç gaydası Müzisyenin dikilmiş hayvan tulumunun içine üfleyerek hava doldurduktan sonra çıkan sıkışmış havadan ezgi elde ettiği bir çeşit nefesli enstrümanın adıdır.

İskoç gaydası çeşitleri:

  1. Büyük dağ tulumu (The Great Highland Bagpipe) GHBs: Genellikle mixlidya akorlu olup İskoçya, İrlanda, ABD, Kanada, Yeni Zelanda, Avustralya ve Güney Afrika’da kullanılmaktadır.
  2. Uilleann: İrlanda Uillea bölgesi tulumu
  3. Northumbria küçük tulumu
  4. İskoç küçük tulumu
  5. Biniou, Biniou Koz: İngiltere, Fransa’nın Kelt bölgesi’nde çalınan bir tür
  6. Merkez Fransa tulumu (Cornemuse du centre)
  7. Border Pipe
  8. Gaita: İspanya ve Portekiz’de tulum için kullanılan kelimedir
  9. Brian Boru: Geleneksel bir tür olmayıp 1910 yılında Henry Starck tarafından icat edilmiştir.

İskoç gaydasının bölümleri

1) Chanter (ezgi kamışı)

2) Bag (tulum)

3) Stock (sap)

4) Blowstick or blowpipe (üfleç)

5) Tenor drones (tenor ses)

6) Bass drone (bass ses)

7) Tuning Slide (akort ayarı)

8) Cords (ipler)

Bkz. Gayda (1), tulum

Bağ Belleme Oyunu Afyon köylerinde bağ bozma, bağ belleme, mısır çapalama, başak toplama, afyon kırma gibi imece gerektiren işler sırasında kızlı erkekli grupların karşılıklı doğaçlama türküler söyleyerek yaptığı eğlencelik oyunun adıdır.

Bağbozumu şenlikleri Antik Anadolu halklarının geleneklerinin devamı niteliğinde, ekim ayı sonunda gerçekleştirilen üzüm toplama imecesi sırasında yapılan yemekli şenliklerin adıdır.

Bağdat Gülü Kadiri şeyhlerinin giydikleri tacın tepesine dikilen yeşil çuha parçasının adıdır.

Bağır Yeleği Askerlerin zırh ile gömlek arasında giydikleri köseleden yeleğin adıdır.

Bağlama, saz Tekne ve sap olmak üzere iki bölümden oluşan, gövdesi ağaçtan oyularak yapılmış telli ve mızraplı geleneksel enstrümanın adıdır (Anadolu)

Bahçı İslam öncesi Türk inancında şaman anlamında kullanılan bir kelime olup, günümüzde Kırgız ve Kazaklarda aynı anlamda kullanılırken, Türkmenlerde ‘koşma okuyan halk şairi’, Budist Uygurlarda ‘din adamı, rahip’ olarak kullanılmaktadır.

Eski Uygur metinlerinde bahşi ‘rahip’ anlamı kayıtlı olan Türkmence, Kırgızca (bakşı), Çağatayca, Moğolca hatta Mançuca (fakşi) ve Çincede (fa-şe) tespit edilmiştir. Farklı toplumlarda zamanla ‘sihirbaz’, ‘saz şairi’, ‘üfürükçü’ gibi anlamlar kazanmıştır.

Baho Kuzey Amerika yerli halklarından Hopi ve Navahoların atalarının kutsal ruhlarına sunduğu tüylü çubukların adıdır.

Bahşî 16. yüzyılda yaşadığı sanılan, Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferini anlatan bir destanı bulunan bir halk şairi ve destancının adıdır.

“Sultan Selim cülûsunda

Sala dedi de yürüdü

Gidelim Mısır’a doğru

Yola dedi de yürüdü

Şamlı çıkıp kaçar köyden

Sofu berü bakmaz Hoy’dan

Mert var ise işte meydan

Gele dedi de yürüdü…”

Bahtiyari halısı Şehar bölgesinde üretilen geleneksel el dokuması halıların adı olup adını İranlı göçebe bir halk olan Bahtiyarilerden almıştır.

Bahtiyarname, On Vezir hikâyesi 12. yüzyılda Sinbadname’den esinlenen Şemseddin Muhammed ed-Dekaiki tarafından Farsça olarak kaleme alınan bir masal derlemesinin adıdır.

Bahuri 15 Temmuz-15 Ağustos arasında denize ya da bahçeye girildiğinde deride lekeler oluşacağına dair Laz inanışının adı olup bu hastalıktan korunmak için suya ya da bahçeye bakır paralar atılması geleneğinin adıdır.

Bakalao, Baalhau, Bakhalos 16. yüzyıl haritalarında görülen bir hayalet adanın adıdır. İspanyolca morina balığı anlamına gelen Bacalao ilk olarak Portekizli denizci João Vaz Corte-Real tarafından ‘Terra do Bacalhau’ adıyla kaydedilmiştir. Kanada’nın doğusunda bulunan Newfoundland adası olduğu sanılmaktadır.

Bakara İtalyan kökenli bir iskambil oyununun adı olup 15. yüzyılda Fransa üzerinden tüm Avrupa’ya yayılmıştır.

Bake Endonezya masallarında bahsi geçen yamyam bir devin adıdır.

Bakır Taşı, Malakit Ağrı ve sıkıntılara karşı teskin edici olarak kullanılan bir taştır. Örneğin Avusturya ve Bavyera’da doğum sancısı çeken kadının göbeğinin üzerine konulmaktadır.

Bakirelik, Bekaret Pek çok toplumda evlenecek kızların daha önce cinsel ilişkide bulunmaması hali kutsal sayılmış ve başta İslam, Hıristiyanlık ve Musevilik gibi tek tanrılı dinlerin vazgeçilmez kurallarından birisi haline dönüşmüştür. Antik çağda tanrılara kurban edilen genç kızların tıpkı diğer sunular (yiyecek, içecek, eşya) gibi temiz ve kullanılmamış olması inancı bekâret tabusunun kaynağı olmalıdır.

Baklava Anadolu’da ince açılmış 40-50 yufkanın, bir tepsiye üst üste dizilip on yufkada bir arasına fındık, fıstık veya badem eklenip, üzerine kızgın yağ döküldükten sonra fırına verilmesi, pişmesinin ardından tepsiye ağır ağır şerbet verilip soğumaya bırakılmasıyla hazırlanan geleneksel tatlının adıdır.

Bakoh İrlanda masallarında topal, şakacı, çenebaz ve hazırcevap bir soytarının adıdır.

Bakraç Anadolu’da su, süt, yoğurt ya da yağ koymak için kullanılan geniş ağızlı, boyun bölümüne perçinlenmiş iki halkaya tutturulan oynar kulplu geleneksel bakır kapların adıdır.

Balaban, baraban, belban Anadolu’da zurnaya benzer ön yüzünde sekiz arka yüzünde tek delikli nefesli bir çalgının adı olup, Özbekistan ve Azerbaycan’da da aynı isimle tanınmaktadır.

Balalayka Üçgen gövdeli, uzun saplı, parmakla çekiştirilerek ya da mızrapla çalınan üç telli bir lavta türünün adıdır.

Balaur Romen masallarında bir çeşit ejderha olup çok sayıda kafaya (genellikle üç, bazen yedi) ve kanatçıklara sahiptir.

Baleti, Belite Daha çok düğünlerde sözlü türküler eşliğinde oynanan bir karşılama oyununun adıdır (Siirt)

Ball de bastons, Sopa Dansı Katalonya bölgesinin halk danslarından birisinin adı olup ellerinde 40-50 cm uzunluğunda bir veya iki sopa taşıyan oyuncular tarafından oynanılmaktadır.

Ballu tundu Sardinya adasının geleneksel halk danslarından birisinin adıdır.

Baloi Zambiya’da kabile büyücülerine verilen isimdir.

Baloma Papua Yeni Gine’de Trobriand adasında ölen akrabalarına verilen isim olup, yaşayanlara rüyalarında görülmektedirler.

Baloz 19. yüzyılın Galata’sında bulunan içkili ve çalgılı eğlence mekânlarının adıdır.

Galata balozları
Alafranga Baloz’un müşterileri çoğunlukla Fransız ve Yunan vapurlarının çırakçıları, Avusturyalı kamarotlar, İtalyan lostromolar, Tophane ve Galata rıhtımlarına demir atmış tayfalardır. Ahmet Mithat bunları ‘kalyoncu ve sandıkçı’ güruhu olarak anar. Gittikleri yerlerde kavga ve gürültü eksik olmaz. Kantosundan tangosuna, polkasından mazurkasına her tür müziği çalan orkestranın sesi bu müthiş patırtıya yalnızca fon oluşturur…

Eski balozlarda müessesenin ücretli kabadayıları vardı. Söz dalaşı başlar, hele küfür faslı açılırsa, hemen bunlar kavgacıları çalyaka eder, sokağa atarlardı.

Galata balozları ekseriya binanın birinci kat salonunu işgal ederdi. Burada yalnız bira içilmez, çay, kahve, nargile de içildiği için göz gözü görmezdi. Bazen limana gelen ecnebi yük ve yolcu vapurlarının tayfaları da gelirlerdi. Bir Fransız vapuru ile bir Alman vapuru tayfaları karşılaşır samutlaka döğüş çıkar, ücretli kabadayılara da pirincin taşını ayıklamak düşerdi (Bozkurt, 2003: 96)

 

Baltacı, teberdar, teberli [Osmanlı Kültürü] Başlangıçta sefer sırasında odun kesmek, çadır kurmak, Osmanlı sarayının odun ihtiyacını karşılamakla görevliyken zamanla sarayın güvenliğinden sorumlu tutulan özel hizmetlilerin adı olup uzun saplı baltalar taşımaktaydılar.

Bambu Prenses Malay masallarında birinde, bir bambu kamışı içinde yaşayan ve Hatip tarafından keşfedilen güzel bir kızın adıdır.

Ban Macar kralını, krallığa ait Yugoslavya gibi topraklarda temsil eden yerel temsilcilerin unvanıdır.

Banço Afrika kökenli olması muhtemel, yuvarlak gövdeli, perdeli klavyeli gitar benzeri bir enstrümanın ABD’deki adı olup 19. yüzyılda köleler tarafından yaygın olarak kullanılıp, yaygınlaştırılmıştır.

Banderillero İspanyol boğa güreşleri esnasında ellerinde tuttukları banderilla adlı kısa mızrakları boğanın ensesi ve omuzlarına saplayan matador yardımcılarının adıdır.

Bandeira 17. yüzyılda Portekizli veya yerli-Portekizli melezi Mamelucoların ormanın iç bölgelerine satacak köle bulmak amacıyla düzenlediği seferlerin adıdır.

Bandurya, bandola, mandurria 12 perdeli, armut gövdeli, kısa saplı, düz sırtlı bir lavta çeşidinin adıdır.

Bannik Rus ve Ukrayna halklarının inanışında ev içinde yıkanılan oda olan banyo (Slavca ‘bania’ ) ruhunun adıdır.

Banshee, Banşi İrlanda ve İskoç halklarının inanışında (Eski İrlanda dili ben Side, modern İrlanda dili bean sidhe ‘doğaüstü/peri kadın’ kelimesiyle ilgilidir) çökük burunlu, seyrek saçlı, derin göz çukurlarının içerisinde ağlamaktan kızarmış gözlere sahip bir yaratığın adıdır. Lime lime olmuş beyaz bir yatak çarşafına bürünmüştür. Çoğunlukla yaşlı ailelerin kapısına gelip inlediğinde evden birisi ölecek demektir. Neredeyse her Kelt klanının kendi özel Banshee’si bulunmaktadır.

Galler folklorunda bulunan Rhibyn Cadısı’nın da (Grawch y Rhbyn) bir banshee varyantı olduğuna ve sadece gerçekten Gal kökenlilerin evlerini ziyaret ettiğine inanılırdı.

Banu Hilal Ebu Zeyd’in maceralarını anlatan Arapça bir masal kitabının adıdır.

Baobhan Sith İskoçya masallarında, yüksek dağlarda yaşayan vampir olarak bahsi geçen kadınların adıdır. Güzel bir kadın görünümüne bürünen bu beyazlar giymiş hayalet kadınlar erkeklerle dans ettikten sonra kanlarını içerler.

Bar Doğu Anadolu bölgesinde (Kars, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Tunceli, Muş, Ağrı, Van) el ele tutuşarak oynanan halk danslarının genel adıdır. Gümüşhane merkez köylerinde ve Torul’da kemençe, diğer tüm yörelerde ise davul-zurna veya tulum eşliğinde oynanılmaktadır.

Ermenice par, bar ‘dans’ teriminden ödünçlenmiş olmalıdır.

İki kişiyle de oynanan barlar olmakla birlikte genellikle 5 kişiyle dizi şeklinde oynanan oyunlar olup iki ya da üç bölümden oluşmaktadırlar:

  1. Ağırlama
  2. Üsteleme
  3. Yelletme

 

Erzurum ilinde oynanan bar çeşitleri:
 Kadın barları: Ağca ferikler, Ayşem, Aşşaxtan gelirem, Atın üstünde eğer, Çift beyaz güvercin, Dansniços, Kavak, Kosalma, Narey, Temirağa, Durna Barı, Tersine, Sallama, Deligız, Bir taş attım çegile, Çeşme, Kavurma koydum tasa, Üçayak, Habudiya

Erkek barları: Köroğlu barı (kılıçla oynanır) hançer barı (hançerle oynanır), Başbar (Birinci Bar, Sarhoş Barı), Tikine (Birinci Aşırma), Hoş Bilezik, Sekme (Sıçratma), Daldalar (Daldalan), Çingeneler, Tamzara, Koçeri, Delloy, Temirağa, Yayvan, Köroğlu, Uzun Dere, Naney, İkinci Aşırma, Hançer Barı, Tavuk Barı (Atılcan, 23-24)

Bar başı Bar oyununda sırasının sağ başındaki oyuncunun adıdır. Sol baştaki oyuncuya ise pöççük adı verilir.

Barak baba 14. yüzyılda yaşamış bir Türkmen kökenli Kalenderi şeyhinin adıdır. Barak baba ve müritleri başlarına iki yanı boynuzlu keçe külahları geçirir, boyunlarında çanlar ve kemik parçalarından oluşan kolyeler takar, şamanlar gibi davul eşliğinde dans ederlerdi.

Baramana, paramana Doğum sonrası komşu kadın ve akrabaların bebek ve anneyi küçük hediyeler getirerek ziyaret etmeleri geleneğinin adıdır (Trabzon, Rize)

< Yunanca Para ‘yan kenar’ + mana ‘anne’

Barasor Çekmemesi ve buruşmaması için bir gece yayık ayranında bekletilen ardından derede yıkanılan bir kumaş cinsi olup şalvar yapımında kullanılmaktadır (Elazığ)

Barbegazi Fransa ile İsviçre arasındaki dağlık bölgede yaşayan küçük ve utangaç gnome’ların adıdır. Fransızca ‘barbe glacée’ (donmuş sakal) olarak da bilinen bu yaratıklar karda rahat yürüyebilmeleri için büyük ayaklara sahip olup mağara ve tünellerde yaşar. Yaz mevsimini mağaralarında uyuyarak geçirir ve sıcaklık 0 ° C’nin altına indiğinde dışarı çıkarlar. Düşen çığların üzerine binmekten hoşlanır, koca ayaklarıyla kar birikintilerini kazarak tüneller açarlar. Çığ düşerken insanları uyarır, çığ altında kalan insanlara yardım ederler. Saçları buz saçakları gibi donmuş olup, ihtiyaç anında kendilerini hemencecik karın içine gömerek saklanırlar.

Barbekü ABD’de kırmızı veya beyaz etin mangal kömürü veya odun ateşinde pişirilip toplu olarak yenildiği açık hava toplantıların adıdır.

Barbut İki oyuncunun sırayla zar atarak oynadığı Ortadoğu kökenli bir kumar çeşididir. Oyuncu eğer 6-6, 5-5, 3-3 atarsa rakibinden ortaya koyduğu kadar para alır, 4-4, 2-2, 1-1 atarsa koyduğu parayı kaybeder, 6-5 atarsa koyduğu paranın yarı miktarını rakibinden alır, 2-1 atarsa koyduğu paranın yarısını kaybeder.

Bard Kahramanlık şarkıları besteleyip okuyan, önemli kişileri övmek veya yermek için şiir yazan Kelt ozanların adıdır.

Bargaist, Barghest, Bargtjest, Bargest Kuzey İngiltere’de geceleri başıboş dolaşan köpek formunda görünen korkunç bir cinin adıdır. Barghest’i gören kişinin kısa bir süre sonra öleceğine inanılır. Galler’de ise Gwyllgi, Man adasında ‘Mauthe köpeği’ adıyla tanınan karanlıkta ortaya çıkan kırmızı gözlü bir köpektir.

Barinya Geleneksel bir Rus halk dansının adı olup, Rusça ‘ev sahibesi, pansiyoncu kadın’ anlamına gelmektedir.

Baris Bali adasında genç bir savaşçının savaş öncesi duygularını yansıtan ve tek başına gerçekleştirdiği geleneksel bir dansın adıdır.

Barkarol 12/8 ritminde Venedik gondolcularının söylediği aşk şarkılarının adıdır.

< İtalyanca barcarola ‘kayıkçı’

Barn dance, Ahır dansı ABD’de folk müzik eşliğinde ahırda her yaşta insanın katılımıyla gerçekleştirilen geleneksel bir dansın adıdır.

Barong Dantelli, bol kesimli hafif bir çeşit ceket olan resmi ve geleneksel Filipin erkek kıyafetinin adı olup, ‘Barong Tagalog’ olarak da bilinir.

< barong ‘kıyafet’ + Tagalop ‘Filipin halkı’

Barretina 19. yüzyıla dek kırsal alanda erkekler tarafından giyilen kırmızı (nadiren mor) yünden dokunmuş geleneksel başlığın adı ve Katalan kimliğinin sembolüdür.

Barsom İran’da kötü ruhları evden uzak tutmak amacıyla kullanılan bir tılsımın adı olup, önceleri ağaç filizlerinden yapılmasına karşın günümüzde 5-33 arasında metal şeritten imal edilmektedir.

Bas davul En büyük ve en tok sesi veren davul tipinin adıdır.

Basık Anadolu’da basılma sonucu gelişme geriliği gösterdiğine inanılan çocuklara verilen isimdir.

Basılmak, baskına uğramak Cenaze evin önünden geçirilirken uyandırılmayan çocuğun, iki lohusanın karşılaşması durumunda birisinin çocuğunun, lohusa bir kadının ziyaret eden gebe kadını karnındaki çocuğun, tatlı, ekmek, börek gibi yuvarlak maddelerin kenarı kırılmadan (şekli bozulmadan) çocuğa verilirse çocuğun basılacağına dolayısıyla bu çocuğun sağlıklı gelişme gösteremeyeceğine inanılmaktadır (Doğu Karadeniz)

Basılmayı önlemek için:

  • Cenaze basılmasında anasının ilk oğlu olan bir çocuk basılan çocuğun kapısından bir miktar toprak alıp bunu mezarlık toprağı ile değiştirir. Basılan çocuk bu toprağa üç defa ayağıyla basınca iyileşir.
  • Lohusanın gebe kadını basmasında çocuğun ayakları üç kez gebe kadının karnına bastırılır.
  • Yuvarlak besin maddeleri tarafından basılma durumunda çocuk içine ekmek parçaları atılan su ile yedi defa yıkanır.
  • Sebebi bilinmeyen basılmalarda çocukların ayakları arasına bağlanan kırmızı ipek iplik Cuma namazından ilk çıkan kişiye kesti-rilerek şifa sağlanır.

Basilopide İstanbul Rumlarının Noel gecesi hindi dolmasının yanında yenilmek üzere hazırladığı malepli, sakızlı ve hafif şekerli yuvarlak yılbaşı pidesinin adıdır. Aya Vasil adına hazırlanan basilopidenin içine bir madeni para konulur, pide masadakilere dağıtıldıktan sonra kimin dilimine para düşmüşse o kişiye yıl boyunca uğur getireceğine inanılmaktaydı.

Basma Düz beyaz pamuklu dokumanın çeşitli motife ve renklerle süslenmesi suretiyle elde edilen kumaşın Türkçe adı olup, mintan, zıbın, gecelik, pijama, entari yapımında kullanılmakta Avrupa’da emprime olarak bilinmektedir. Üç tür basma kumaş vardır:

  1. Adi basma: İçi ve dışı perdahlıdır
  2. Pazen: İçi türlü dışı perdahlıdır
  3. Divitin: İçi perdahlı dışı tüylüdür

Basse danse, Alçak dans 12/8 ritminde, adını yere yakın atılan adımlardan alan, bir Fransız köylü dansı olup 14. yüzyılda İtalya’da ortaya çıktığı sanılmaktadır.

Bastille [Folklor, Sembol] Paris’in doğu yakasında bulunan bir Ortaçağ kalesinin adı olup 17 ve 18. yüzyıllarda hapishane olarak kullanılmış, Fransız devriminin ilk günlerinde siyasi mahkûmları salıvermek isteyen halk tarafından basıldığından önemli bir sembol haline getirilmiştir.

Bastırık Karaçay-Balkar halklarının inanışında al basmasına verilen isim olup, belli bir görüntüsü olmayan, bazen insan bazen kedi formuna girmiş bir şeytani varlığın etkisi sonucu uykuda kâbus görüldüğüne sabahleyin halsizlik, ağız kuruluğu hissedilerek uyanıldığına inanılmaktadır.

Başa toprak saçma Kadınlar tarafından gerçekleştirilen bir yas geleneğinin adı olup ölenin ardından kendini kurban etme, ölüm acısını hissetme duygusunun sembolize edilmiş formudur.

Baş Çelik Sırp masallarında ruhunu kristal dağının içinde bir tilkinin midesindeki kuşun içindeki yumurtada bulan bir yaratığın adı olup Sırpçaya Türkçe üzerinden aynı formda geçmiştir.

Baş sağlığı Ölüm sonrası merhumun yakınlarına manevi destek vermek ve acıya dayanmaları gerektiğini usulünce söylemek amaçlı yapılan geleneksel ziyaretlerin adıdır. Anadolu’da baş sağlığı ziyaretlerinde kullanılan sözlerden bazıları şunlardır:

Başınız sağolsun

Allah ecir, sabır versin

Ölenle ölünmez

Allah geride kalanlara uzun ömür versin

Allah ele ayağa düşürüp çektirmedi

Baş yülemek Ergenlik çağında sünnet edilen çocukların düğün gününün akşamında selamet kurbanının kesiminden sonra saçlarına usturayla üç defa dokunularak gerçekleştirilen bir törenin adıdır. Bu törenin ardından çocuğun usturayla sakal tıraşı yapılmasına izin verilmektedir (Naldöken Tahtacıları)

Başaklamak Bağbozumunun ardından kalan meyvelerin komşu çocuklar ve gençler tarafından serbestçe toplanması geleneğinin adıdır.

Başçeken Halay oyununda sıranın başında bulunup, elinde mendil tutup oyunu yöneten oyuncunun adıdır (Kırşehir)

Başlık, Bedel, Ağırlık 1. Kırsal bölgelerde yakın zaman dek yaygın olarak uygulanan, güveyin evlenmek istediği kızın ailesine, kızın bedeli olarak bir miktar para veya mukabili mal ödemesi geleneğinin adıdır.

Anadolu’da başlık parası anlamına gelen terimler:

Hatay: Kan parası, Hak, Kalın, besleme hakkı

Rize: Yegi

Trabzon: Bahşiş (Çaykara), Yiyda (Akçaabat), Ğızmet/himzet (Araklı), Avayet (Vakfıkebir)

Sivas’ta başlık parası
Başlığın eskiden verilişi düğünden on beş gün kadar önce idi, oğlan evinden bir kimse kız evine gelerek, gelini yakında alacaklarını kız evinin hazırlığının bitip bitmediğini öğrenerek, başlık getireceği günü bildirirdi. Belirlenen akşam, damadın babası, amcası çok yakın akrabası diğer erkekler başlığı kız evine getirince bu parayı asıl kızın babasına vermezlerdi. Bu para çok ayıptı. Kızın ağabey veya kardeşine verilerek hayırlı olması dilenirdi. Erkek kardeş bu parayı dünürcüler gidince babaya verirdi. Kırk sene önceleri 150-300 lira olan başlık tutarı kızın çeyizine harcanırdı. Hatta kız evi bu başlıktan daha fazla masraf yapardı. Bu para tamamen kızın çeyizine sarf olurdu. O zaman başlıksız evlenen kızlar için iyi düşünülmezdi ve herkes mutlaka kızına başlık alırdı (Üçer,1979. 5: 19).

 

  1. Gelin başını altın para ve mücevherlerle süslemekte kullanılan tacın adıdır.

Başlıkçı Anadolu’da gelin kıza üzeri para ve mücevherlerle süslü bir başlık yaptırmaya gücü yetmeyen ailelere kira karşılığı başlık ödünç veren kişilerin adı olup, nadiren sevabına yapan hanımlar çıksa da genellikle zengin dullara özgü bir meslektir. Başlıkçılar, başlık kiraladıkları düğün evinde düğün süresince 1-2 gün misafir edilir, gelinin düğün hazırlıkalrına yardım eder, düğünden sonra emanetlerini ve kira mukabili paralarını peşin aldıp giderlerdi.

Başmak Burun kısmı küt, topuk kısmı sert bir kalın kösele tabanlı bir yemeni çeşidinin adı olup Osmanlı döneminde sadece Müslümanlar tarafından giyilmiştir.

Kaynak

Özhan Öztürk. Folklor ve Mitoloji Sözlüğü. Phoenix Yayınları. Ankara, 2009